Konvansiyonel Depolama Sistemleri
İnsan gücüne dayalı, oldukça büyük alan kayıpları ile yapılan depolama uygulamalarıdır. Depolanacak olan ürün ve malzemeler, insan kaynağı ve gücü kullanılarak depo içerisinde yerleştirilir ve zamanı geldiğinde, yine insan kaynağı kullanımı ile konulduğu yer bulunarak ürün ve malzemeler depodan çıkartılır. Bu işlemler gerçekleştirilirken transporter, forklift gibi yardımcı malzemeler de kullanılmaktadır. Çok önceleri, depolanan ürün ve malzemeler yerde depolanmakta veya el verdiğince üst üste konmaktaydı. Sonraları, raf sistemleri ve forkliftler yardımıyla, ürün ve malzemeler, yüksek olarak da depolanmaktaydı. Her ne olursa olsun, bu tarz depolamanın işletmelere olan dezavantajları şöyledir.
* Depolama işlemi için oldukça büyük alanlar kullanılmakta ve işletmelerde yer alan üretim alanlarında da koltuk altı tabir edilen depo alanları ile üretim olması gereken alanlar depolama amacıyla ve büyük alan kayıplarıyla kullanılmaktadır. Kısacası hacimde depolama yapılamaz.
* Oldukça fazla insan kaynağı kullanılmaktadır.
* İnsan gücü ile de işlemler yapıldığı için, personelde kalıcı ortopedik hastalıklar ve hasarlar oluşmaktadır.
* Ürün ve malzemelerin depoda aranması ile büyük zaman kayıpları oluşmaktadır.
* Gerek depo içerisinde ve gerekse üretim içerisinde, çok büyük bir alan isteyen forklift gibi yardımcı araçlar kullanılarak, alan kaybı daha da büyümektedir.
* En büyük kapasiteli ve özel yapım yardımcı araçlar dahi kullanılsa, yüksek depolama yapma imkanı oldukça kısıtlı olmakta, olası çok ağır ürün ve malzemeler, çok yükseğe depolanamamaktadır.
* Depolanan ürün ve malzemelerin ağırlıkları ve yapılan işin doğası gereği, depolama ve sevkıyat hızları oldukça düşüktür.
* FIFO (İlk Giren İlk Çıkar = First In First Out), LIFO (Son Giren İlk Çıkar = Last In First Out), FEFO (İlk Son Kullanma Tarihli İlk Çıkar = First Expare Date First Out) gibi depolama ve sevk etme algoritmalarının uygulanması neredeyse imkansızlaşmaktadır. Kısacası envanter modelleme tekniklerini uygulamak zorlaşmaktadır.
* İnsana dayalı bir uygulama olduğu için, zaman içerisinde, depoda kullanılan personel anahtar kişiler (key man) olmaya başlamakta ve bir takım problemlerin oluşmasına zemin hazırlamaktadır.
* Önceden ürün hazırlama, üretim / sevkıyat planlama gibi işlemler yapılamamaktadır. Zira, depoya giriş ve çıkış işlemlerinin yoğunluğu yüzünden, depo personeli, bırakın bir planlama dahilinde geleceğe yönelik hazırlık yapmayı, mevcut duruma yetişmeye çalışmaktadır.
* Depodan, parçalı ürün / malzeme (picking) işlemi, insan kaynağı kullanılarak oldukça zahmetli bir şekilde yapılmakta ve çoğunlukla zaman kayıpları da bu gibi işlemlerde maksimuma çıkmaktadır.
* Depo, raflı dahi olsa, katlar arası mesafeler hep aynı olduğu için ve genelde yapılan raf konstrüksiyonları da en büyük ürün / malzeme ve ya palete uygun yapıldığı için, aslında buralarda da ciddi kayıplar oluşmaktadır.
* Genelde, depolar, işe özel hazırlanmadığı için ve genele hitap ettiği için, operasyonel sıkıntılar içermektedir. Örneğin, iki ton ağırlığındaki bir yarı mamul sepetinden alınacak bir miktar yarı mamulün alınabilme operasyonu oldukça zordur. Sepetin yerini tespit etmek, yüksekte ise sepeti indirmek, içinden gereken miktarda malzeme ya da ürünü sayarak almak, gerekli bilgileri bilgi sistemine aktarmak ve tekrar sepeti alınan yere koyarak, depodan çıkış işlemini sağlamak ciddi zaman isteyen işlemlerdir. Üstelik bu işlem sonlanıncaya kadar, forklift gibi yardımcı araçlar, başka işler için kullanılamaz.
* Deponun bulunduğu sektör donuk atmosfere sahip gıda deposu ise (-21oC), depolanan ürünlerin yerinin aranarak bulunması, çıkartılması ve tamamı sevk edilmeyecekse sevk edilecek miktarının sayılarak alınması işleminin uzun olması bir sorun iken, bir de depodaki havanın donuk olması sebebiyle personel sayısı daha da artmakta, iş gücü kaybı da büyümektedir.
* Ölçüleri büyük veya havaleli olan ürün ve malzemelerin depolanması ise hemen hemen imkansız hale gelmektedir. Örneğin, her biri 1 ton / 2 ton gibi ağırlıklardaki çelik profil, boru gibi ürün ve malzemeler, 3 metre den başlayarak 12 metre uzunluğa kadar olabilmekte ve bu tarz ürünlerin depolanması, depo içerisinde yer değiştirmesi, içerisinden belli bir miktarının alınması gibi işlemler oldukça zor olacaktır. Bu tarz ürünlere bir diğer çarpıcı örnek ise sac rulolarında ortaya çıkmaktadır. 5 ton ya da 10 ton gibi oldukça büyük ağırlıklara sahip bu tür ürün ve malzemelerin depolanması, gerek zaman ve gerekse riskleri açısından büyük giderlere sahiptir.
* İşletmelerde, dönemsel olarak yapılan envanter sayım işlemleri, bu tarz depolamada zaman almakta ve hata yapmaya açık olarak sonuçlandırılmaktadır. Bu tür depolama sistemlerindeki tek avantaj (başlangıçta avantaj gibi görülmektedir), depo başlangıç yatırım maliyeti oldukça düşük olmaktadır. Ancak, oldukça yüksek bir sabit maliyet bütçesi ile bu tür depolar işletilmektedir. İşletmeler bu tür depolama ile oluşacak kalitesizlik maliyetlerini, kullanılan alana ait m2 maliyetlerini, personel ve sabit maliyetlerini hesaplayarak avantaj / dezavantaj çıktısını oluşturmalıdır.